Köşe Yazıları

‘’İNAT’’ SİYASETİ BİZİ NEREYE GÖTÜRÜR?’’

‘’İNAT’’ SİYASETİ BİZİ NEREYE GÖTÜRÜR?’’ Ülkemizde devlet aklının nerde olduğu sorusunu sormak için çok iyi bir fırsat. Devlet inat üzerine proje üretmez kamu yararı varsa proje üretir ve hayata geçirir…

‘’İNAT’’ SİYASETİ BİZİ NEREYE GÖTÜRÜR?’’

‘’İNAT’’ SİYASETİ BİZİ NEREYE GÖTÜRÜR?’’

Ülkemizde devlet aklının nerde olduğu sorusunu sormak için çok iyi bir fırsat. Devlet inat üzerine proje üretmez kamu yararı varsa proje üretir ve hayata geçirir. Peki, kamu yararı yoksa kimin yararı var? Çok uzağa gitmemek gerek çünkü cevabı çok uzak bir yerde değil, çok çok uzak bir yerde ‘’Katar’’ sınırları içinde olabilir. İnat üzerine yapılacak bir projenin kimseye faydası olmaz bir arpa boyu yol da aldırmaz.

‘’Yanlışlar Devletin Başarılar Hükümetin mi?’’

Devlet nedir? Neye göre suçluyorsunuz? Kimler devlettir? Çok kısa bir anlatımla devletin üç kolu var yasama yürütme ve yargı. Yeni sistemde daha önce de dediğimiz gibi yürütme kolunun tek sorumlusu Cumhurbaşkanı ise yeni sistemde %50+1 alan meclisi de alıyorsa operasyondan devletin bir parçası olan muhalefet partilerinin haberi yoksa devlet nasıl suçlu? Bu açıkça sorumluluğu sisteme mal etmektir ve bu sistemi de 2017 de anayasa değişikliğinin destekleyenler getirmiştir. Devlet her ne kadar 3yasama yürütme ve yargıdan oluşuyor olsa bile ülkemizde ki katı kuvvetler ayrılığı modeli olması yasama ve yargılamayı sorumluluktan muaf hale getirir. 2018 den önce bakanlar kuruluna karşı sorumlu olan 2018den sonra Cumhurbaşkanına karşı sorumlu olan bir genelkurmay başkanlığı var. Buda operasyonlardan getirdiği sorumluluktan Cumhurbaşkanı mesuldür anlamına gelir. Eğer yanlışları devlete mal edebiliyorsak başarıları da ‘’biz yaptık’’ demeyeceksiniz ki komik duruma düşmeyesiniz.

Öte yandan her ne kadar siyasi sorumluluk Cumhurbaşkanında olsa da yine yeni sistemin diğer ittifak ortakları da bu durumdan sorumludur.

‘’Ekmek Yoksa Pasta Yiyin’’

Bu söz köken olarak eski ama Türkiye siyaseti açısından çok eski değil. Söz döneminde halktan haberi olmayan kral tarafından söylenmiş ülkede ekmek yoksa pasta yesinler diyerek saray yaşamının halktan kopuşu eleştiriyor. Şuan ki iktidarın hali tamda bu. Bu söz halkın ekonomisinin çok kısa bir özetidir!!!

 

‘’PERİNÇEK’İN HESABI İKTİDAR KAYBETTİRİR’’

Son günlerde gündemden hiç düşmeyen ve çeşitli girişimlerle kapatılmak istenen HDP’nin oyları için tv kanallarında hesaplar yapıldığını görüyoruz. Siyasette akıl, beceri, inandırıcılık gibi şeyler önemlidir çünkü bunlar varsa kitleleri peşinize takmazsınız peşinizden süreklersiniz.  Doğu Perinçek televizyonlarda ‘’HDP kapansın 6.5 milyon oy bizim’’ diyor. Gerçekten bunu diyebilmek için akıl tutulması yaşamak gerekir. 2018 seçimlerinde 100.000 imza kampanyası ile aday olup seçimde 98.000 oy alıyorsun hatta 95.000 bu oyların 3000 tanesi yurt dışından gelmedir çünkü. Bu 5000 oy kaybı demek oluyor aynı zamanda. 3 yıl sonra HDP kapatılsın oylarına talibim diyorsun. İktidarın küçük ortağı diyeceğim de küçük aldığınız oy oranı karşısında büyük kalıyor. HDP ‘nin tabanı ve görüşü belliyken cumhur ittifakının tabanı ve politikaları belliyken 6.5 milyon oy hayalini sadece gündem oluşturmak için söylenmiş bir söz olmaktan öteye gitmeyecek bir konu olarak görmek lazım. İktidarın ortaklarla aynı fikirde olmadığı o kadar açık ki parti kapatmanın adı bile geçmiyor iktidar kanadında. Perinçek çıkıp %0.2 oyu ile devlet benim her şey benim kontrolümde diyor kimde de çıkıp buna itiraz etmiyor.

İktidarın, ortaklarının çağrılarına bu denli sessiz kalması da aslında siyasi akıl konusunda ortaklara ne kadar güvenmediğini gösterir. İktidarın siyasi aklının ortakları gibi çalışmadığı çok net! Bunun sebebi ise HDP’nin daha önce faklı isimlerle defalarca kez kapatıldığı fakat ertesi gün yine tabela değişikliği ile yola devam edildiğini tecrübe etmiş bir Erdoğan var.

 

‘’MHP’nin Başına Geçmekten Şeref Duyarım’’

Bunu diyen aktif bir partinin genel başkanı. Hangi akılla bunu dedi izah edilebilen varsa etsin. Edindiğimiz gözlemler Süleyman Soylu’nun MHP’nin başına geçmesiydi ama Perinçek bu sözüyle koltuğa ikinci kişi olarak adaylığını açıkladı. Gerçekten siyasette bazen çok abes çıkışlar olur ama Perinçek bu çıkışı ile diğerlerini geride bıraktı desek doğrudur. Bunu dedikten sonra vatan partisi üyelerinden tekrar nasıl oy isteyeceksiniz merak ediyorum. Vatan Partisi Genel Başkanı olmaktan Ya da MHP’nin siyasi görüşü size daha yakınsa yıllardır neyi beklediniz?

‘’İttifak Bitirse MHP Ne Yapacak?’’

İktidarda güçlü bir konumdayken halkın hiçbir sorununu dile getirmeyen hatta tepki çeken açıklamalar yapan MHP liderine biz basın mensuplarından çok net bir soru. Halkın en zor zamanı pandemi de hangi çözüme ortak oldunuz? Mevcut yönetime halkın yararına olacak hangi çözümü dile getirdiniz? En son ne zaman halkın içine karıştınız. Yeni sistem ve ittifaktan önce mevcut yönetime getirdiğiniz tonla eleştirinin hangisini sahiplenip iktidardayken çözdünüz?… bu sorular saymakla bitmez karnı aç olan halk ta bunları unutmaz!!! Seçimlerde oyu hangi icraatla isteyeceğinizi merakla bekliyoruz.

‘’Objektif Gazetecilik?’’

Toplumda uzun zamandır yanlış bir algı var bu algı ‘’objektif gazetecilik’’. Bu söylem nereden çıkıyor gerçekten anlamak mümkün değil. Gazetecinin işi iktidarları eleştirerek iktidara yol göstermek halkı da aydınlatmaktır, ama iktidar yanlısı gazete ve gazeteciler bu algıyı değiştirmiş gazeteciliğe yeni bir boyut kazandırmıştır. Objektif dediğimiz kameranın ucunda ki aparattan öteye bir şey değildir. Gazetecilik iktidar A partisi B partisi demeden halka doğru bilgiyi iktidara doğru yolu göstermektir.

Bize sorulan şey ‘’Muhalefeti neden eleştirmiyorsunuz’’ bende onlara soruya soruyla karşılık verip şunu soruyorum ‘’ülkede ki icra kurulu muhalefet mi iktidar mı?’’ eğer mevcut muhalefet iktidar olursa bu defa da onlar için aynı şeyi yapmaktır gazetecilik…

İktidar ve trollerinin diğer bir söylemi ise ‘’muhalefet iktidarı neden eleştiriyor?’’ gerçekten bunu nasıl sorabiliyorlar hayretle izliyoruz! Aslında muhalefetin hiç işi değil iktidarı eleştirmek!!! Demokratik sistemlerde muhalefet meclisteki denetim hakkını kullanarak iktidarı denetler bizim meclisimiz de her soru ya iktidar tarafından keyfi uygulama ile ya cevap veriliyor ya da muhalefet muhatap bile alınmıyor. Peki, iktidarı kim denetleyecek? Mecliste yeni sistemde pasifize edilmiş muhalefet mi, ben tanımam denilen yasalar mı?

 

 

 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

Sitemizde yapacağınız yorumlar kontrol edildikten sonra yayınlanacaktır.

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL